22 Nisan 2019 Pazartesi

Harry Potter Bakın Nasıl Yazsılmış. J.K. Rowling Anlatıyor.


Çoğu insan, günlük sıkıntılarını biraz olsun unutabilmek için elinden gelen her şeyi yapıyor. Gerek yoğun trafikte, gerek tıka basa metrolarda ya da bir yerden bir yere gitmeye çalışırken akıl sağlığınızı korumak gerçekten büyük bir meydan okuma haline geliyor. Fakat Joanne Rowling böyle bir durumda kendini bir pop şarkısı eşliğinde kaybetmek yerine, uzun bir tren yolculuğunu milyarca dolar servete ve dünya üzerindeki tüm hayranlarına paha biçilemez zevkler tattıracak bir fikre çevirmek için kullandı. Her şey bundan sonra başladı.
“1990 yılında, erkek arkadaşımla beraber, Manchester’da kiralık bir daire tutup oraya yerleştik. Bir süre olabilecek her daireyi inceledik ve bir hafta sonra trenle Londra’ya tek başıma geri dönerken, Harry Potter fikri aklıma geldi” dedi Rowling Urbannette dergisine verdiği bir röportajda. “ Şans eseri, yanımda kalem yoktu ve çok utangaç olduğum için kimseden isteyemedim, o zaman buna çok sinirlenmiştim ama şimdi dönüp baktığımda belki de başıma gelen iyi şeydi bu. Kalemim olmadığı için, kitap ve fikirler hakkında düşünecek tamı tamına dört saatim olmuştu.”

O akşam Rowling, Harry’nin hikayesini yazmaya başladı bile, ama hayat onun karşısına ummadığı zorluklar çıkardı ve bu sebeple
kitabın tamamlanması çok uzun zaman aldı. 1990 yılında Rowling’in annesi, damar sertliği hastalığından vefat edince, taze yazar İngiltere’den Portekiz’e gitmek zorunda kaldı. Portekiz’de gazeteci Jorge Arantes ile olan kısa evliliğinde de aksilikler peşini bırakmadı ve birliktelikleri çok kısa sürdü. Yeni doğmuş kızı Jessica ile Edinburgh, İskoçya’ya taşındılar ve anne kız kendilerini beklenmedik sıkıntıların ortasında buldu. Harvard diploma töreninde yaptığı bir konuşmada Rowling o günleri şöyle özetliyordu: “Modern İngiltere’de evsiz kalmak haricinde olabilecek en kötü durumdaydık.”
Ancak bu zor günlerinde bile kitabı için çalışacak motivasyonu sağlayabilmişti.

Nihayet 1995’te, Harry Potter ve Felsefe Taşı’nın el yazma metnini tamamladı ve yayın evleriyle görüşmeler başladı. Aldığı ilk geri bildirimler yeni bir yazar olan Rowling için hiç de iç açıcı değildi. “İlk üç bölümü gönderdiğim yayın evi, tüm yazdıklarımı bana o kadar hızlı geri gönderdi ki sanırım ellerine geçtiği gün bana iade etmişlerdi,” diye açıkladı Rowling Urbanette dergisine. Fakat 1996’nın Ağustos ayında, Bloomsbury Yayınevi Rowling’in hikayesindeki potansiyeli fark etti ve ona birkaç görüşme yapma şansını verdi. “Ofisimde oturmuş, Quidditch’in kurallarını anlamaya çalışıyordum ve Harry Potter ve Felsefe Taşı’nın garip bir isim olduğunu düşündüm,” şeklinde anlatıyor Barry Cunningham The Scotsman dergisine o günleri . Kendisi o sıralar Bloomsbury’de çalışıyordu.

“Hikayeyi, içerdiği kahramanlık öğesini, üç karakterin arasındaki arkadaşlığı sevmiştim. Baykuşlar ve büyü ise harikaydı.”

Cunningham’ın iç güdüleri onu yanıltmadı. Harry Potter ve Felsefe Taşı 1997’de İngiltere’de raflarda ki yerini almaya başladı ve Harry Potter çağının başlangıcı için ona katkılarından dolayı teşekkür etmek lazım. Kitap önce İngiltere’de sonra Amerika’da inanılmaz bir başarı yakaladı. Sosyal yardım fonu ile geçinmek durumunda olan bir anne çok kısa bir zaman içerisinde kendini İngiltere Kraliçesi’nden zengin bir halde buluyordu. Kendisi üzerinde odaklanan medyanın aşırı ilgisine rağmen, zarif duruşunu ve tevazusunu hiç bozmadı. 2007 yılında, Rowling Telegraph gazetisine şöyle diyordu:

“Bazen kendime tüm bunlar gerçekten oluyor mu diye soruyorum.”

Harry potter ve felsefe taşı kitabı dünyada en çok satan kitaplar arasında ilk 5 te yer almaktadır. Ve dünya çapında 107 milyon satmıştır.

Serinin diğer kitaplarının satış istatistikleri de aşağıdaki gibidir.


Melez Prens 65 milyon
Sırlar Odası 60 milyon
Azkaban Tutsağı 55 milyon
Ateş Kadehi 55 milyon
Zümrütü Anka Yoldaşlığı 55 milyon
Ölüm Yadigarları 50 milyon

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Warren Buffett' ın Hayat Hikayesi - Kısa Özet

Warren Buffett, dünyanın en zengin ve en başarılı yatırımcılarından biridir. Ancak onun hikayesi, sadece bir milyarderin hikayesi değildir. ...